Kategori: iDANS
-
iDANS 05!
iDANS’ın ekim ayında nelerden bahsedeceği sonunda açıklandı. program da yavaş yavaş kulağımıza çalınır diye umut ediyoruz :) p.p1 {margin: 0.0px 0.0px 16.0px 0.0px; text-align: justify; line-height: 19.0px; font: 16.0px ‘Times New Roman’} iDANS 5 (1-21 Ekim 2011): “İşte” Güncel sanat, dans, tiyatro, müzik ve performansın çeşitli ifadelerini kapsayip performativite ve bedensellik eksenleri üzerinden ortak noktalarını…
Written by
-
iDANS üstüne son kez
yazmaya yazmaya soğuyor insan galiba. koskoca ekim ayı rüzgar gibi geçiverdi. artık kış soğuklarının çoktan gelmiş olması gereken kasım ayının ilk günlerindeyiz, 15-20 derece arasında güneşli günler geçiriyoruz. rotterdaministanbul (“rotterdam’dan taptaze portakallar geldi” dersem daha tanıdık gelir herkese sanırım) bu akşam garajistanbul’da başlıyor. kısa, kompakt bir program. yarın akşam ziyaret etmeyi planlıyorum.2007 yılındaki ilk festivalden…
Written by
-
sönük bir gece
hareketiyle, içindeki şiirle, zarafetiyle zihnime kazınan pichet klunchun’un nijinsky siam performansından sonra dün akşamki cribles live oldukça boş göründü gözüme. heyecanlı bir açılış, kovalamaca, köşe kapmaca oyunu (tekil insan), bu tek tek kişilerin topluluk oluşturması (ve bir topluluk-toplumdan çıkabilecek tüm törenler), birbirlerinin elini hiç bırakmadan hareket etmeye çalışması ile enerjisini yitirdi. belki sahnede bir enerji vardı…
Written by
-
iDANS tersanesinde işçi hakları
dün akşam iDANS-4 kapsamında bomonti binasında maria baroncea, eduard gabia ve dragana bulut’un sundukları e.i.o adlı gösteriyi izledik. tanıtım yazısı şöyle: “romanya/sırbistanlı kolektif, sanatta değer üretimi ve bunun yeniden paylaşımı üzerine, izleyicisinin ortak-yaratıcı olduğu bir performans sunuyor. kendi deyimleriyle bu performans “pratik çözümlerin ütopik bir kurmacası.””fazla bir yorumum yok. “gönlünden ne koparsa” şeklinde fiyatlandırılan oyuna…
Written by
-
şarkı söylerken olanlar
dün gece teknik aksaklıkların biçimlendirdiği bir 1:songs izledik iDANS kapsamında. nicole beutler’in ilk izlediğimden beri aklımdan çıkmayan etkileyici ve samimi işi, maalesef açılması unutulan mikrofonlara kurban gitti. üstelik provadan sonra bir mikrofon neden kapatılır,onu bile anlamak imkansız. buna rağmen sahnedeki sanja mitrovic’in durumu çok iyi kurtardığını düşünüyordum ki, çıkışta “çok kötü oldu teknik aksaklıklar” derken,…
Written by