Yazar: Y.

  • somewhere – sofia coppola

    sofia coppola’dan şaşırtıcı olaylar, beklenmedik sürprizlere yer vermeden kendini izleten filmi.bir baba-kızın, her baba-kızın hayalini kurduğu, kuracağı birlikteliğin ufak tefek hikayesi. hiçbir karakterle özdeşleşmeden, iniş-çıkışlardan yorulmadan, beklentisiz (ve belki heyecansız – ki bu da söylenebilecek tek kötü şey olabilir), sadece izlemek çok güzeldi…

  • Nanjing! Nanjing! City of Life and Death – Chuan Lu

    city of life and death. 2009 yapımı bir chuan lu filmi. vahşete, “soykırım” denen şeye şiirsel bir bakış. 1937’de japonlar’ın çinliler’e karşı giriştiği nanking katliamının hikayesi en az martyrs kadar gerilim ve acı doluydu. “insan insanın kurdudur” diye boşuna dememiş thomas hobbes…

  • bir vian uyarlaması üstüne çok karışık bir yazı

    dün akşam çok uzun zaman sonra devlet tiyatroları’nın bir oyununa gittik üsküdar tekel sahnesi’nde: boris vian’ın yazdığı (söylenen) imparatorluk kuranlar.iyi bir vian okuyucusuyumdur. raymond quéneau’nun “çağdaş aşk romanlarının en dokunaklısı” olarak bahsettiği günlerin köpüğü her zaman etrafında döndüğüm, bazı yerlerini neredeyse ezbere bildiğim, vian’a hayran olmamı sağlamış kitaptır. ardından kırmızı ot, pekin’de sonbahar, kızların haberi yok,…

  • i am love – luca guadagnino

    tilda swinton’lu, neredeyse bir ferzan özpetek filmi. sight&sound’daki tilda swinton röportajında, yönetmen luca guadagnino’nun swinton ile film üstüne en az on yıldır konuştuğunu, başından beri doğa ve hisler üstüne bir film yapmak istediğini öğreniyoruz. başarmış, evet, ama nasıl bir film bu kadar ferzan özpetek filmlerini andırır anlamadık. yemek yeme ve pişirme sahneleri, geniş varlıklı aile,…

  • red road – andrea arnold

    iskoç sorunlar dünyasına (trainspotting ve acid house‘dan yıllar sonra değişen pek bir şey yok gibi) yeni bir bakış… glasgow’un her yanına yerleştirilmiş mobese kameralarından gelen görüntüler başında ömür tüketen bir kadın polis memuru ve ailesini öldüren adamı görüntülerde görmesi üstüne kendi adaletini sağlamaya çalışması üstüne bir film. bizim de istanbul’da hayatımızı yavaş yavaş sarıp sarmalayan bu kameralar iyi…