cave of forgotten dreams – werner herzog

bergen uluslararası film festivali süre olarak film ekimi’yle aynı uzunlukta olsa da, program oldukça kalabalık/zengin. şansıma orada olduğum ikinci gece 22:45 seansında herzog’un son filmi cave of forgotten dreams çıkıyor. 3d bir herzog filmi, merak içindeyim, geç başlamasına, yorgun olmama aldırmayıp 80 nok’luk bilet parasını ödeyip rayban tarzı gözlüklerimi takıyor, bir herzog belgeselinin kollarına atıyorum kendimi. hayatımda ilk defa kocaman bir sinema dolusu insanla, çıt çıkmadan, geç girenler olmadan huzurlu bir festival filmi izliyorum. üstelik 3d olması, ünlü bir yönetmenin son filmi olması bilet fiyatlarında herhangi bir fark yaratmıyor.

ne yalan söyleyeyim, belgeseli izlerken gördüklerimin gerçek olduğuna inanmamıştım ve bu yazıyı yazmaya başlayana kadar izlediğimin tıpkı woody allen’ın zelig filmi gibi bir kurmaca-belgesel olduğunu sanıyordum. dünyanın en eski sanat eserlerinin güney fransa’da 1994 yılında bir mağarada (chauvet) keşfedilmesi, fransız hükümeti’nin mağarayı ziyarete kapaması ve özel izinle herzog’a açması, araştırma için içeri giren tarihçiler, arkeologlar, parfümcüler (!) ve daha türlü türlü araştırmacılar filmi izlerken öyle tuhaf ve komik şeylerden bahsediyorlardı ki, mağara gerçek olsa bile herzog’un bu gerçekliği garip karakterler ve hikayelerle süslendiği hissine kapılmıştım. yanılmışım, hem de çok fena yanılmışım! cave of forgotten dreams anlattığı her şey gerçek olan, gerçek bir belgeselmiş. özellikle sonunda timsahlarla ilgili bir bölüm var ki, düşündükçe – halen – inanasım gelmiyor. izlerseniz belki hak verirsiniz.
bu arada, bergen’deki üç boyutlu film deneyimim üç boyuta bakışımı oldukça değiştirdi. ya şimdiye kadar izlediğim tek 3d film olan avatar‘ın teknolojisi eskiydi ve o yüzden hissi tam alamamıştım ya da türkiye’de 3d olarak bize sunulan teknoloji kesinlikle kötü. güney fransa’daki chauvet mağaraları’na herzog’un kamerasıyla dalarken kendimi gerçekten de oralarda geziyor, süzülüyor, resimlere yaklaşıyor gibi hissettim. elimi uzatıp dokunabileceğim kadar yakındı her şey. yoksa bunun sebebi norveçliler’in rayban gözlüklere benzeyen kaliteli gözlükleri miydi? 
ne olursa olsun bu filmi türkiye’de hiçbir zaman sinemada izleyemeyecek olmamız (belki !f istanbul ya da film festivali programına girer? EDIT: ntv belgesel kuşağı kapsamında 2011 film festivali kapsamında çoktan gösterilmiş, haberim yok!) büyük şanssızlık. nerede bağımsız sinema salonlarımız? nerede bir zamanlar avrupa filmlerini, ana akım dışı filmleri izleme fırsatı bulduğumuz beyoğlu alkazar, kadıköy broadway sinemaları? yanılmıyorsam ikisi de kapalı, atıl bir şekilde bekliyorlar bir köşede. ne yapmalı, nasıl yapmalı da bu sessizliği, bu tekelistanı bozmalı…

Comments

“cave of forgotten dreams – werner herzog” için 10 cevap

  1. Anonymous Avatar
    Anonymous

    Aslında bu film Nisan ayında ülkemizde gösterilmişti, üç boyutlu olarak… http://web03.biletix.com/etkinlik/M706C/TURKIYE/tr

  2. chloé Avatar

    ! çok haklısınız! film festivali kapsamında ntv belgesel kuşağında gösterilmiş! biraz utandım o zaman kaçırdığım için ama en azından film festivali dışında izleme fırsatımız olmayacağı konusunda haklı sayılırım, değil mi?

  3. Anonymous Avatar
    Anonymous

    Evet, maalesef sinemalarda düzgün bir biçimde gösterime girmedi.. Oysa pek çok arkadaşım filmin Avrupa şehirlerinde uzun süre gösterimde kaldığını söyledi. Bize ise Behzat Ç. gibi şeyler layık görülüyor!

  4. Anonymous Avatar
    Anonymous

    merhaba,

    bir herzog filmiyle ilgili sürpriz beklentisini çok güzel ifade etmişsiniz. ben de muazzam görüntüler bulacağımı tahmin ederken bundan çok daha fazlasıyla karşılaştım ve özel bir deneyim yaşadım filmi izlerken. indirerek izledim bu arada..:-) umarım bir gün 3-d versiyonunu da izleme imkanım olur. herzog büyük sanatçı. sevgilerimle, ali

  5. Anonymous Avatar
    Anonymous

    yazmadan edemedim, tv çok az izleyen biri olarak şunu söyleyebilirim ki behzat ç. türk televizyonunda yayınlanan en kaliteli işlerden biridir. yönetmeni serdar akar'dır ve her bölüm sinema filmi titizliğiyle çekiliyor. dizinin müzükelrini yapan pilli bebek grubudur ve her bakımdan kaliteli bir iştir. sevmeseniz bile diğer kanallardaki ağlak sulak dizilerle aynı kefeye konmasına gönlüm razı olmadı.

  6. Anonymous Avatar
    Anonymous

    ve timsahlar bizler miyiz ? sorusu da çok feciydi gerçekten….

  7. chloé Avatar

    televizyonum olmadığından türk dizilerinden epey uzak kaldım son 5-6 yıldır. behzat ç. ile sadece bir kez annemlere yemeğe gittiğimde karşılaştım, kusura bakmayın ama gördüğüm sahnelerinde bir deha göremedim. hatırlıyorum kurtlar vadisi için de bir zamanlar aman şöyle güzel, aman böyle güzel gibi laflar edilirdi, onu da anlayamazdım. türk dizileri ayrı bir alem, havsalam almıyor maalesef…

    ali: cave of forgotten dreams'i bir gün sinemada izleme fırsatı bulursanız daha da büyük sürprizlerle karşılaşacaksınız. herzog büyük bir sanatçı olmasının yanı sıra aynı zamanda büyük bir deli :)

  8. Anonymous Avatar
    Anonymous

    uzatmak istemem ama son 7 aydır bir organik üretim yapan çiftlikte ekmekler yapıyordum. ve cidden hiç tv izlemedim. bu günlerde tv izlemeye zaman buldum ve leyla ile mecnun adında ve behzat ç. adında iki dizi izledim. ve çok şaşırdım çıkan işlere. çünkü sürekli yabancı diziler indiriyordum ve tv ye elbette dudak büküyordum. ancak bu iki iş, göreceksin ki ne kurtlar vadisi gibi dizilerle ne de dierleriyle kıyaslanamaz bile. ve füruğ ferruhzad'ın kendi çektiği bir belgeselini buldum. cüzzaamların arasında yaşayarak çektiği çok enteresan bir film. izlemediysen bulmalısın. herzog deli gerçekten…. sevgiler,

  9. chloé Avatar

    behzat ç ya da leyla ile mecnun konusunda bir şey diyemeyeceğim ama şu cüzzamlılar belgeseli ilginçmiş, araştırmaya değer. teşekkürler :)

  10. Anonymous Avatar
    Anonymous

    rica ederim..:-)

chloé için bir cevap yazın Cevabı iptal et