Kategori: oradan buradan

  • evinizin rahatlığında sergi gezmenin dayanılmaz hafifliği

    ,

    keyifle karıştırılacak ve hayran olunacak işler keşfedilebilecek bir site buldum, hem de yerinizden kıpırdamanız, istanbul trafiğine atılmanız, dere tepe düz gitmeniz gerekmiyor ulaşmak için: http://database.becomingistanbul.org/ evet, salt’ın mevcut sergisiyle bağlantılı. evet, bir tasarım harikası. ve her türlü ilgiyi sonuna kadar hak ediyor. biliyorum, derinlemesine bir şey yazmış değilim açılan sergilerle ilgili ama bunun için biraz zamana…

  • bira sevgisi uğruna!

    işte size çok sevgili t.c. kültür bakanlığı’nın desteklediği güzide bir etkinlik daha: oktoberfest! evet, türkiye’de satışı yapılan bütün biraların sadece beş liraya satılacağını, birayı sevdireceğini iddia eden bu tek günlük “festival” 9 ekim’de park orman’da olacakmış. kültür bakanlığı ne mi alaka? belki farkında değilsiniz ama yemek ve de içmek kültürümüzün en önemli ve belli başlı…

  • "seni seviyorum"un iki hali

    “i love you once i love you twicei love more than beans and rice”“je t’aime totalement, tendrement, tragiquement”ilki louis malle’in pretty baby filminden, diğeri godard’ın le mépris filminden. birini brooke shields söylüyordu, öbürünü brigitte bardot. hangisi daha güzel bilemedim, ikisinin de unutulmaz olduğu kesin.

  • kamusal sanat laboratuarı’nın bienal protestosu

    Uluslararası İstanbul Bienali 2007 yılından beri Koç Holding’in sponsorluğunda gerçekleştiriliyor. Bu durum önümüzdeki on beş yıl boyunca da böyle devam edecek. Hatırlayacağınız gibi geçen seneki 11. İstanbul Bienali Bertolt Brecht’in “Üç Kuruşluk Opera”  adlı eserinden yola çıkmış ve Koç hanedanlığı, Türkiye’de yaşayan sanatçılara, “İnsan Neyle Yaşar?” sorusunu sorarak bir çağrıda bulunmuştu. Sermayenin Brecht’i şevkatle bağrına…

  • aynanın içinden gerçek istanbul’a dönüş

    kelimeler kifayetsiz kalıyor bu gibi durumlarda. istanbul’da her gece yeni bir sergi, müze açılıyor, her şey iyi güzel ama bunlar madalyonun öteki yüzünü görmemizi bu kadar mı engeller? insanlığı tanımlayan tek şey amnezi midir gerçekten? şimdi alice’in harikalar diyarından bir anlığına çıkalım, aynanın içinden geriye doğru bir geçiş yapıp gerçek dünyaya dönelim. ne de olsa…