Yazar: Y.

  • Çare

    Bazen yazmaktan başka çare yokmuş gibime geliyor. Uyumsuzluğuma, huysuzluğuma, huzursuzluğuma, yalnızlığıma, yalpalamalarıma, inişlerime, çıkışlarıma, arayışlarıma, bulduklarıma ve bulamadıklarıma, bildiklerime, unuttuklarıma, unutmak isteyip unutamadıklarıma… Tek çare yazmak. Kendimi bildim bileli yazarım, günlük tutarım da hiç oturup günlük okuduğum olmamıştı. Arada bir, defter bitip de onu önceki defterlerin arasına bırakırken bir tane eski defteri açıp karıştırmak, birkaç…

  • Kısa öykü

    “Bana kitap-lık Dergisini Yırttıran Adam” öykümle kitap-lık dergisinin Kasım-Aralık 2024 sayısındayım. Keyifli okumalar!!!

  • “Gökyüzünde Tanrı Yok, Kuşlar Var”

    Geçen gün M., bir anda, doğayla iç içe geçirdiği kamp günlerinden sonra üstün bir güç olduğuna inanmaya başladığını söyledi. Hayatında hiç dindar olmamış, bir ara deizme yakın hissetmiş, sonra vazgeçmiş. Şimdiyse bir kelebeğin üstündeki mükemmel desenleri yakından gördüğü günden beri adına Tanrı demediği bir enerjiye, bir güce inandığını söylüyor. “Darwin bok yemiş, evrim fasa fiso”…

  • 13 yıl sonra Viyana

    ,

    Geçen hafta sonu Viyana’daydım. Tam 13 yıl sonra yolum yine pek de sevmediğim bu “fazla organize” şehre düştü. Yıllar önce Impulstanz Festivali vesilesiyle şehri karış karış gezmişken içine girme fırsatı bulamadığım Tanzquartier Wien stüdyosuna bir atölye vesilesiyle ayak bastım. Dans dünyasıyla haşır neşir olduğum yıllarda kapısından içeri girebilelim diye bolca uğraşmışken kendimi mis gibi linoleum…

  • yine yeniden

    son yazıdan 3118 gün sonra, çok sevdiğim gunlerinkopugu.com başka birileri tarafından istila edilmişken uzun zamandır, yine yazasım geldi. ne, neden, nasıl bilmiyorum ama bu ara kalemi (yani gerçek anlamıyla kalemi – hani o parmaklarımızla, parmaklarımızı vurmadan kontrol ettiğimiz nesneyi) fazlasıyla oynatıyorum. klavyeyi de tekrar oynatmanın zamanı gelmiştir belki… kendimi şanslı hissettiğim günlerden geçiyorum. polyanna’cılık mı…