İstanbul’dan Ceramic Dog Geçti

İstanbul müzik açısından dünyanın en hareketli kentlerinden biri olma yolunda ilerliyor. Salon olsun Babylon olsun, her daim düzenlenen festivaller olsun belli bir kitlenin müzik ve onunla direkt bağlantılı sosyalleşme açlığı/ihtiyacı gideriliyor. Biz caz severler bundan her zaman nasibimizi alamıyoruz elbette. Ne de olsa New Orleans gibi sonsuz seçenek olan bir yerde yaşamıyoruz; ama bunun tek sebebi caz başkentlerinde yaşamamamız değil, aynı zamanda fahiş bilet fiyatları. Seçim yapmaya mecburuz. Hem de zor seçimler! Haftada bir, ayda dört konsere gitmenin bedeli en kaba hesapla kişi başı 250tl tutuyor. Ya caz sevgimiz o kadar da büyük değil ya da gelenlere o kadar da bayılmıyoruz ki konserleri genelde pas geçiyoruz.

Borusan Müzik Evi birkaç sezondur Salon-Babylon konser tekelistanının dışında müzik severlere bir vaha sunuyor. 20tl-35tl arasında kabul edilebilir paralara, sadece konser dinlemeye gelmiş bir kitle ile müthiş müzikler dinlemek tam bir zevk. Üstelik öğrencilere ekstra %10 indirim yapılıyor Borusan Sanat Merkezi’nden alınan biletlerde. Kısaca artık konsere gitmemek için bahane kalmamış bulunuyor.

9 Kasım Cuma akşamı kendi adımıza açılışı Marc Ribot’nun grubu Ceramic Dog ile yaptık. Marc Ribot (gitar, vokal), Shahzad Ismaily (bas gitar, vokal, moog synthesizer) ve Ches Smith’ten (drum kit, perküsyon, vokal, elektronikler) oluşan grup Avrupa turnesinin ilk konserini İstanbul’da vermiş oldu.

Konserin ilk dakikaları, daha sonra Ribot’nun da itiraf ettiği gibi, bu sebepten biraz dağınıktı. Biraz deneme yanılma usulüyle çalıyor, tereddüt ediyor gibiydiler. Neyse ki tüm konser böyle geçmedi ve bu dağınıklık 2-3 parça sonra toparlandı. O andan itibaren de toplam iki saatlik konserin bir ritüeli andıran atmosferi oluştu. Ribot külliyatına konserin playlistini oluşturacak kadar hakim değilim ama Ceramic Dog’u bu konser sayesinde “en çok dinlenesiler listemin”* ilk sıralarına yerleştirdim.

Marc Ribot her ne kadar konserde biz korsanlar yüzünden zengin olamadıklarını hüzünlü bir tonda ifade etse de, Ceramic Dog’un bazı parçalarını kendi sitesinden hem dinlenmek hem de indirilmek üzere sunuyor. Albümlerini satın almasak da konserlerini takip etmekten vazgeçmeyerek aradaki farkı kapadığımızı umuyoruz. Bir daha, bir daha bekleriz İstanbul’a…

* Bu “gizemli” listeyle ilgili bir yazı da yazılmak üzere sırada bekliyor :)

Comments

Yorum Yapın