herkes ayakta, hollanda’da kültüre ayrılan bütçe %40 kesiliyor, slovenya’daysa kesinti 38 milyon euro olarak öngörülüyor. bizde zaten varolan bir bütçe olmadığı için bu tip kesintiler falan da söz konusu değil tabii (her ne kadar yolculuk desteği için iletişim kurduğum dışişleri bakanlığı kültür işleri genel müdür yardımcılığı’ndan red cevabı verip sebep olarak “bütçe kesintisi” deseler de).
neyse efendim günlerdir dört bir yandan e-mail yağıyor “hollanda’da sanatı kurtarmamıza yardım edin!” çığlıkları eşliğinde. biz de bütün dilekçelerin altına imzamızı attık çünkü ne de olsa bu hollandalılar sadece kendilerine değil bizlere de fazlasıyla destek olurlar, en azından buralara gelen her hollanda çıkışlı sanatçının elinden tutmuşlukları vardır. dilekçeler bitti, yarın da herkesi sanatın değerini göstermek için yerel saatle öğlen vakti “artbomb” patlatmaya davet ediyorlar. duyduğum kadarıyla bizim dans camiasının da planları varmış protestoya katılmak için. dolayısıyla yarın 12 sıralarında özellikle taksim civarında olursanız gözünüzü kulağınızı iyi açın, tuhaf birilerine denk gelirseniz bunlar sanat bombasını patlatıyor olabilir.
ps: bu kesintilerle ilgili naçizane fikrimi sorarsanız, hollandalı sanatçılar için değil bizim için üzülüyorum. ne de olsa sanat bir çabanın, uğraşın, karşı çıkmanın ürünü olduğunda çok daha akılcı, kalıcı, yaratıcı oluyor. belki hollanda’da da sanatçılar kendilerini içinde rehavete bıraktıkları bu lale devrinden çıktıklarında yeni dalgaboyları keşfedebilirler. hollandalılar’ın verdiği destekler olmadan onları kolay kolay buraya getiremeyecek olan küratörler, festival yönetmenleri içinse durum çok daha karmaşık ve karanlık görünüyor ne yazık ki. hep birlikte eminim bir çıkış yolu bulunacaktır. yıllardır bizim sanatçılar nasıl ayakta kalıyor?

Yorum Yapın